Toplumsal cinsiyet karşıtlığı ve bu karşıtlık etrafında örgütlenen hareketler on yıldan fazla süredir kamusal alanda görünür olmaya başladı ve gelinen noktada, özellikle otoriter muhafazakâr iktidarların kurulduğu ya da güçlü olduğu…
Kitap, Feminist Yaklaşımlar dergisinin 2006-2007 yılı boyunca internet üzerinden paylaştığı yazılardan yapılan bir seçki niteliğindedir. Kültür ve Siyasette Feminist Yaklaşımlar 2006-2007 Seçkisi’nde, militarizm ve toplumsal cinsiyet arasındaki ilişki, kadına yönelik şiddet, namus…
Kitap, Feminist Yaklaşımlar dergisinin 2008 yılı boyunca internet üzerinden paylaştığı yazılardan yapılan bir seçki niteliği taşıyor. Kültür ve Siyasette Feminist Yaklaşımlar 2009’da, militarizmin annelik teması üzerinden işleyen boyutu, laik/anti-laik kıskacına sıkıştırılan başörtüsü konusu…
Kültür ve Siyasette Feminist Yaklaşımlar 2010, Feminist Yaklaşımlar dergisinin üçüncü kitabı. Kitap, Feminist Yaklaşımlar’ın 2009 yılı boyunca internet üzerinden paylaştığı yazılardan yapılan bir seçki niteliğinde. Türkiye’de demokratik açılım ve anadil tartışmaları, kadınların barış mücadelesi,…
Feminist Tarihin Peşinde, Joan W. Scott’un son yirmi beş yıl içinde toplummsal cinsiyet, feminist tarihyazımı, farklılık ve deneyim gibi konular bağlamında tartıştığı kavramları ve kuramları içeren bazı önemli makalelerinden oluşuyor. Yazar,…
Pandemi koşullarında geçen iki yılı aşkın sürenin ardından dünya, ekonomik kriz, Orta Doğu’dan Kafkaslara doğru genişleyen savaş, nükleer tehdit ve belki de içinden çıkılması en zoru olan iklim kriziyle karşı…
Aylardır süren Covid-19 salgını ile birlikte hayatlarımız radikal bir şekilde değişirken, bu değişimin ismi “yeni normal” olarak konuldu. Fakat eski normalin eril şiddeti yeni normalde de artarak devam etti. Pınar Gültekin, Fatma Altınmakas, Hatice Tusu ve daha nice kadın erkekler tarafından yeni normalde de öldürüldü, tecavüzcü Musa Orhan serbest bırakıldı, Gülistan Doku hâlâ bulunamadı. Bütün bu süreçte, kadınları ulusal ve uluslararası hukukun gerekliliği olarak koruma sorumluluğu bulunan siyasal iktidar, bu sorumluluğu yerine getirmek yerine kadınları şiddete karşı korumayı amaçlayan uluslararası İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeyi gündemine aldı. Geçtiğimiz yaz boyunca kadınlar sosyal medya üzerinden sokakta, meydanlarda, Meclis’te “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” diyerek hükümetin toplumsal cinsiyet karşıtı politikalarına itiraz ettiler. Biz de bu sayımız itibarıyla yılda iki kere çıkacak olan dergimizin güz sayısında sizlere “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” diyerek “Merhaba” diyoruz.