Bo Laurent bu makalede zoru başarıyor ve interseks sorunlarını queer teorinin alanına taşıyor. Doğuştan muğlak cinsel organlar ile ortaya çıkan interseks durumların tıbbi yönetiminin genel bir değerlendirmesini sunuyor, kendi interseks otobiyografisini anlatıyor, Intersex Society of North America’nın [Kuzey Amerika İnterseks Topluluğu] ortaya çıkışını inceliyor ve “kadın sünneti” üzerine Batılı feminist söylemleri analiz ediyor.
Laurent, kişisel etik tercih ve kişinin kendi bedeni üzerindeki kontrol hakkının korunmasına yaptıkları özgürlükçü vurguda ortak olmaları sebebiyle interseks, trans ve cinsel yönelim aktivizmlerinin çok yakından bağlantılı olduğunu iddia ediyor. Her iki bin bireyden birinin çeşitli derecelerde interseks olarak doğması gerçeğine rağmen, interseksüelliği hemen hemen görünmez ve büyük oranda bilinmez kılan kültürel süreçleri etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor. Chase, kendileri adına karar vermek için henüz çok küçük olan interseks çocuklara yapılan rızaya dayalı olmayan genital ameliyatların sonlandırılmasına dair gerekçelerini ikna edici bir şekilde ortaya koyuyor. Bu ameliyatların neredeyse her zaman tıbben gereksiz olduğunu, genellikle cinsel fonksiyonlara zarar verdiğini ve büyük oranda “kız” ya da “erkek” olarak sınıflandırılamayan bebek bedenlerin insanlığını kabul edemeyen veya onlarla bağ kuramayan aileleri ve doktorları rahatlatmak için yapıldığını savunuyor. Ayrıca, bugün var olan tıbbi uygulamaların cinsiyetli beden şekillerinin doğal çeşitliliğini tamamen ortadan kaldırdığı ve kültürel olarak inşa edilmiş erkek/dişi ikiliğini dayatmak için bir neşterin sivri ucunu kullandıklarını söylüyor. Ardından, “Afrikalı” genital kesmeye ilişkin feminist öfkenin çoğu ırkçı ve sömürgeci temellerini açığa çıkararak, interseks bireyler üzerinde uygulanan tıbbileştirilmiş genital kesme hakkındaki sağır eden sessizliğe dair çok ciddi bir eleştiri getiriyor.
Laurent’in makalesinde değinilmeyen tek bir soru interseksüelliğin, eğer tıbbi müdahale olmaksızın var olmasına izin verilseydi, yeni bir azınlık kimliği formunu doğurup doğurmayacağı ya da cinsel kimlik kategorilerini tümden alaşağı etmesine katkı sunup sunmayacağıdır.