Skip to main content
Tag

Devrim

Resmen Devrim Ayol!

Yazar: Sayı 20 | Haziran 2013 No Comments

Gezi Parkı direnişi ile ilgili bir yazı yazmaya başlarken “Bu direniş benim için neden heyecan verici?” ve “Bitmeyen polis şiddetine, yorgunluğumuza, hükümetin yıldırma politikalarına rağmen heyecanımı nasıl koruyabiliyorum?” sorularına yanıt aramam gerektiğine karar verdim. Öncelikle bana göre bu hareket ''yeni'' bir hareket ve o yüzden heyecan verici. Bir de bu yeni hareket kendi yeni dilini de oluşturunca ortaya çıkan tablo çok şugar oluyor.

Devamını Okuyun

1970’lerin En Kitlesel Kadın Örgütü: İlerici Kadınlar Derneği

Yazar: Sayı 12 | Ekim 2010 No Comments

Bu makalede, 1975 yılının Haziran ayında kurulan İlerici Kadınlar Derneği’nin 12 Eylül 1980’e kadar, yaklaşık 5,5 yıl içinde 15.000 üye sayısına ulaşarak geldiği özel konumun incelemesi amaçlanmaktadır. Ancak kadın örgütlenmesinin bu kadar yaygınlaşması için 70’li yılların ortalarına kadar neden beklemek zorunda kalındığına ve 1975-1980 arası dönemde kitleselleşmeyi sağlayan faktörlerin neler olduğuna kısaca bakmak gerekmektedir. 1970’li yıllar Türkiye solunun, işçi hareketinin en güçlü olduğu yıllardır. Bu hareket içinde kadınlar da kendilerine yer açtılar ve alanlarını genişletmeyi başardılar. 1970’ler sonrasındaki gelişmelerin temeli aslında 1960’larda atılmıştır. Türkiye İşçi Partisi’nin ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun kurulması, işçi hareketinin güçlenmesi sonucunu da doğurmuştur. 1968 hareketi, genel olarak öğrenci hareketi niteliği taşımaktaydı. İşçi hareketinin, daha doğrusu solun genel olarak siyasete damgasını vurması 1973 genel seçimlerinden sonra ortaya çıkmıştır. Bu dönemde Uluslararası Demokratik Kadınlar Federasyonu’nun (UDKF) önerisiyle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 1975 yılını Dünya Kadınlar Yılı, 1975-1985 yıllarını ise kadın on yılı ilan eder. Avrupa'daki sosyalist ve komünist partiler de ayrı kadın örgütlenmesine ağırlık vermeye başlar. Türkiye'deki sol hareket ise bu gelişmeleri henüz tartışmaktadır. 1975 yılından sonra, özellikle İKD’nin kuruluşundan itibaren daha yaygın olarak sosyalist kadın dernekleri kurulmuş ve ayrı kadın örgütlenmesinin 'sınıf mücadelesini böleceği' söyleminden yavaş yavaş uzaklaşılmaya başlanmıştır. Daha doğrusu, kadınların özgül sorunlarından yola çıkarak onları 'sınıf mücadelesine' katmanın yolları aranmıştır. İKD ise o dönemde kurulan ilk sosyalist kadın derneğidir.

Devamını Okuyun