Bu yazı, yetiştirme yurdu deneyimi olan genç kadınların hayat hikâyeleri ve bu hayat hikâyelerinin anlatılma biçimleri üzerinedir. Yazı, birkaç ana mesele etrafında örülmüştür. Öncelikle, yetiştirme yurdu deneyimi özelinde, hikâye anlatma stratejilerine ve hayatının hikâyesini anlatıyor olmanın barındırdığı olanaklara odaklanmaktadır. Sonra, yetiştirme yurdunun resmi hikâyeleme biçimindeki sorunları göstererek, bu tür bir hikâyeleme biçiminin neden terk edilmesi gerektiğini tartışmaktadır. Yazı, ilerleyen kısımlarında esas olarak üç genç kadının hikâyelerinden yola çıkarak ve başka hayat hikâyelerine de uğrayarak, yetiştirme yurdu deneyimi olan genç kadınların başvurdukları anlatma stratejilerini, hikâyeleme biçimlerini ve devreye soktukları stratejilerin neleri ortaya serip nelerin üstünü örttüğünü ele almaktadır. Bu çalışma, bir yandan yetiştirme yurdu deneyimi olan genç kadınların hikâyelerini görünür kılmaya amaçlarken, öte yandan da, feminist metodolojiyi benimseyerek ve devreye sokarak bu hikâyeleri dinlemenin, bir araştırmacıya ne tür zorluklar, ikilemler, tereddütler getirdiğini tartışmaya çalışmaktadır. Çalışmanın kaynağını ise, yetiştirme yurdu deneyimi olan bir grup genç kadınla, 2009’dan 2013’e uzanan süreçte, aralıklarla yapılan derinlemesine mülakatlar ve mülakatlar sırasında geliştirilen diyaloglar ve kurulan arkadaşlıklar oluşturmaktadır.
Devamını Okuyun